
Koroner arter hastalığı, kalp kasına oksijen ve besin taşıyan damarların daralması veya tıkanması sonucu ortaya çıkan ciddi bir dolaşım sistemi rahatsızlığıdır. Dünya genelinde en yaygın görülen kalp hastalıkları arasında yer alır ve kalp krizlerinin başlıca nedenidir. Erken teşhis edilip tedavi edilmediği durumlarda yaşamı tehdit eden komplikasyonlara neden olabilir.
Koroner Arterler ve Görevleri
Kalp, vücudun diğer organlarına kan pompalayan güçlü bir kastır. Ancak bu görevi sürdürebilmesi için kendisinin de oksijene ihtiyacı vardır. Bu ihtiyacı karşılayan damarlar ise koroner arterlerdir. Sağ ve sol koroner arter olmak üzere iki ana damar, kalp kasını besleyen daha küçük damarlara ayrılır.
Zamanla bu damarların iç yüzeylerinde yağ, kolesterol, kalsiyum ve hücresel atıklar birikir. Bu birikintiler “aterosklerotik plak” olarak adlandırılır ve damarların daralmasına, esnekliğini kaybetmesine ve kan akımının azalmasına yol açar. Bu durum koroner arter hastalığının gelişmesine neden olur.
Koroner Arter Hastalığının Nedenleri
Koroner arter hastalığına yol açan risk faktörleri iki ana gruba ayrılır: değiştirilemeyen ve değiştirilebilir faktörler.
Değiştirilemeyen Risk Faktörleri:
- Yaş: 50 yaş ve üzerindeki bireylerde daha sık görülür.
- Cinsiyet: Erkeklerde daha erken yaşlarda başlar. Kadınlarda menopoz sonrası risk artar.
- Aile öyküsü: Ailede kalp hastalığı öyküsü olan bireylerde risk yüksektir.
Değiştirilebilir Risk Faktörleri:
- Sigara içmek
- Yüksek tansiyon
- Yüksek LDL, düşük HDL kolesterol
- Şeker hastalığı (diyabet)
- Obezite
- Hareketsiz yaşam tarzı
- Sağlıksız beslenme
- Kronik stres
Bu risk faktörleri bir arada bulunabilir ve birbirlerini tetikleyebilir. Örneğin obezite, diyabet riskini artırırken; diyabet de damar sertliği oluşumuna zemin hazırlar.
Koroner Arter Hastalığı Belirtileri
Hastalık genellikle sessiz seyredebilir. Ancak ilerledikçe şu belirtiler gözlemlenebilir:
- Göğüs ağrısı (anjina pektoris): Göğsün ortasında baskı, sıkışma veya yanma hissi. Genellikle eforla artar, dinlenince geçer.
- Nefes darlığı
- Çabuk yorulma
- Kalp çarpıntısı
- Baş dönmesi veya bayılma
- Soğuk terleme
Kadınlarda ve yaşlı bireylerde belirtiler daha atipik olabilir; mide bulantısı, sırt ağrısı gibi semptomlarla kendini gösterebilir.
Tanı Yöntemleri
Koroner arter hastalığının tanısı için kullanılan başlıca yöntemler şunlardır:
- Elektrokardiyografi (EKG)
- Efor testi (Treadmill Test)
- Ekokardiyografi
- Koroner BT Anjiyografi
- Klasik koroner anjiyografi: Altın standart tanı yöntemidir. Girişimsel bir yöntemle damarlar görüntülenir.
Tedavi Yöntemleri
Tedavi, hastalığın şiddetine, damar tıkanıklığının seviyesine ve kişinin genel sağlık durumuna göre belirlenir.
1. Yaşam Tarzı Değişiklikleri
- Sigaranın bırakılması
- Haftada en az 150 dakika düzenli yürüyüş
- Sebze ağırlıklı, düşük yağlı beslenme
- Kan basıncı, kolesterol ve şeker düzeylerinin kontrolü
- Stresten uzak durma
2. İlaç Tedavisi
- Aspirin: Pıhtı oluşumunu önler
- Statinler: Kolesterolü düşürerek plakların stabil kalmasını sağlar
- Tansiyon ilaçları
- Nitrat grubu damar genişletici ilaçlar
3. Girişimsel Tedaviler
- Stent takılması (PTCA): Balonla daralan damarın açılması ve stent yerleştirilmesi
- Koroner bypass ameliyatı (CABG): Tıkalı damarın yerine alternatif damar yolu oluşturulması
Koroner Arter Hastalığından Korunmak Mümkün mü?
Evet, koroner arter hastalığı önlenebilir bir hastalıktır. Risk faktörlerinin kontrol altına alınması, sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz, hastalık gelişimini büyük ölçüde engelleyebilir. Özellikle 40 yaş üzeri bireylerde düzenli kalp kontrolleri erken teşhis açısından hayati önem taşır.
Bu yazı, koroner arter hastalığı hakkında temel bilgileri, belirtileri ve tedavi seçeneklerini anlaşılır bir dille sunmayı amaçlamaktadır. Kalp sağlığınızı korumak için düzenli kontrollerinizi ihmal etmeyin.